RoboCop 2 Filminin Konusu
Detroit, ilk filmin olaylarından sonra hâlâ suç ve yozlaşmanın pençesindedir. Şehri yeniden inşa etme vaadiyle hareket eden dev teknoloji şirketi Omni Consumer Products (OCP), kâr hırsıyla giderek daha acımasız yöntemlere başvurmaktadır. OCP, Detroit’in iflasını hızlandırarak şehri tamamen kontrolü altına almak ve “Delta City” adını verdiği yeni, ultra-modern metropolü inşa etmek istemektedir.
Bu kaotik ortamda, şehrin sokakları yeni ve tehlikeli bir uyuşturucu olan “Nuke” tarafından ele geçirilmiştir. “Nuke”un üretim ve dağıtımını yöneten acımasız suç lideri Cain, hem polis gücünü hem de halkı dehşete sürükleyen bir kartel kurmuştur. OCP ise bu tehdidi fırsata çevirerek yeni bir “geliştirilmiş” RoboCop projesiyle hem suçla mücadelede üstünlük kazanmayı hem de şehri tamamen ele geçirmeyi hedefler.
Alex Murphy, yani RoboCop, suçla savaşırken hâlâ bastırılamayan insan anılarıyla yüzleşir. Eski eşiyle ilgili duyguları, onun makineli kimliği ile insani tarafı arasındaki çatışmayı derinleştirir. Cain’in yarattığı terör, OCP’nin ise kendi çıkarları uğruna oynadığı tehlikeli oyunlar, Murphy’yi hem vicdanıyla hem de görev bilinciyle sınar.
OCP’nin ikinci nesil RoboCop projesi, Cain’in beyninin kullanılmasıyla korkunç bir dönüş alır: Cain’in bilinci, devasa ve acımasız bir sibernetik canavara aktarılır. Bu “RoboCop 2” prototipi, Detroit’i bir savaş alanına çevirir. Murphy, hem Cain’in canavara dönüşmüş halini hem de OCP’nin etik dışı planlarını durdurmak için ölümcül bir mücadeleye girişir.
RoboCop 2, daha karanlık atmosferi, insan-makine kimliği üzerine yoğunlaşan felsefi soruları ve şirketlerin sınırsız gücüne yönelttiği eleştirilerle seriyi daha derin ve sert bir bilim kurgu distopyasına dönüştürür.