Boston Polis Departmanı’nda görevli Dedektif Frank Shaw, iş kazası sonucu duyma yetisini büyük ölçüde kaybeder ve rutin bir masa görevine çekilir. Eski ortağı Dedektif Doug Slater, cinayete şahitlik eden ve işitme engelli olan Ava Fremont‘un ifadesini alınmasını ister.
Ava’nın cinayete tanıklığı ve bu tanıklığa karşı gelen kirli polisler ile suçlular, Frank’i tekrar aksiyonun ortasına çeker. Frank, duyma cihazıyla sınırlı işitme yetisini ve Ava ile kurduğu işaret dili iletişimini kullanarak, onları susturmaya çalışan düşmanlardan kaçmak ve hayatta kalmak zorundadır.
Olaylar, neredeyse boşaltılmış bir apartman kompleksinde geçer. İkili, koridorlarda, asansör boşluklarında ve yangın merdivenlerinde sessiz bir yaşam-kalım oyunu oynar. Dışarısıyla bağlantıları kesildiğinde hayatta kalmak için yalnızca ortak zekâlarına ve sessiz dayanışmalarına güvenebilirler.
Film, yalnızca fiziksel değil psikolojik gerilimi de ön plana çıkarır. Frank’in travmaları, Ava’nın sessiz dünyası ve birlikte oluşturdukları güven, gerilimle iç içe işlenir. Hikâye; direniş, güven, empati ve zihinsel dayanıklılık temalarını derinlemesine işler.