Arkadaşlık Filminin Konusu
Craig Waterman, sosyal açıdan oldukça beceriksiz ve içine kapanık bir pazarlama yöneticisidir; eşi Tami ve oğulları Steven’la birlikte banliyöde sakin bir hayat sürmektedir. Hayatta tek yakınlaşabildiği kişi, iş arkadaşları ya da günün rutinleriyle sınırlıdır; gerçek, samimi bir erkek arkadaşlığı kurmayı özler ancak girişimleri çoğu kez garip, rahatsız edici ya da sosyal normlara ters düşen şekilde sonuçlanır.
Bir gün yeni komşusu Austin Carmichael adlı popüler ve çekici bir hava durumu sunucusu mahalleye taşınır. Austin’in dışa dönüklüğü, ilginç hobileri ve görünüşte “olağanüstü adam” imajı Craig’ı derinden etkiler. Craig, Austin ile yakınlaşma fırsatını değerlendirip onunla arkadaş olmaya çalışır; başlangıçta dostane ve umut vadeden etkileşimler yaşanır.
Fakat Craig’ın takıntılı ve sosyal ipuçlarını yanlış yorumlama eğilimi, bu yeni arkadaşlıkta dengesizliklere yol açar. Arkadaşlık halinden beklenmeyen sınır ihlalleri, kıskançlıklar ve kontrol arayışları baş gösterir. Austin, Craig’ın çabalarından rahatsızlık duymaya başlar; Craig ise kendi değersizlik duygularıyla ve yalnızlıkla daha da boğulur.
Zaman geçtikçe Craig’ın takıntıları, davranışlarının garipleşmesi ve Austin ile arasındaki bağın gerilmesi; evdeki ilişkilerini, işini ve kendi psikolojisini de etkiler. Dostluk denen şeyin ne zaman güvenli bir bağ olmaktan çıkıp yorucu bir yük hâline geldiği; başkalarıyla olan yakınlık kurma arzusu ile bireyin sınırları arasındaki kırılgan çizgi film boyunca sorgulanır.
Friendship, mizahı, rahatsızlık veren anları ve karakter çatışmalarıyla “bromance” fikrini irdelemesini bilir. Craig’in Austin’e olan hayranlığı ile dostluktan obseesif bağa kayan çizgisi; yalnızlık, aidiyet, kabul görme arzusu gibi derin duygular üzerinden izleyiciye empati ve rahatsızlık arasında bir deneyim sunar. Aynı zamanda, sosyal beceriksizlik, sadakat ve insan ilişkilerindeki beklentilerin gerçekçi olmayan yönleri üzerine düşündürür.
